Astronomi dünyası 17 Ağustos 2017 tarihinde benzeri olmayan bir açıklama ile sarsılmıştı. İki nötron yıldızının çarpışması ait ışık ve kütleçekim dalgaları ilk kez tespit edilmişti. Astronomi tarihindeki ilk, bilim insanlarının aklına şu soruyu getirdi: İki yıldız enkazı nasıl oldu da birbirinin yörüngesine girdi?
1 milyar ışık yılı ötede tespit edilen “ultra soyulmuş”, yani beklenenden çok daha az miktarda materyal saçan süpernova, bu sorunun cevabı olabilir.
iPTF 14gqr olarak adlandırılan süpernova, ilk olarak “intermediate Palomar Transient Factory (iPTF)” gökyüzü taraması kapsamında keşfedildi. Gökbilimciler süpernovadan saçılan materyallerin türünü belirleyebilmek için yayılan ışının dalgaboylarını analiz etti. Spektral çizgilerin temsil ettiği dalgaboylarının yakalanması için dünyanın çeşitli noktalarındaki dört teleskop kullanıldı.
Araştırmada yer alan California Teknoloji Enstitüsü’nden (Caltech) Kishalay De, “Gündoğumu ile spektra yakalama süreci sona eriyor… Bu yüzden erken saatlerde aralıksız spektra dizini yakaladığımızdan emin olmaya çalıştık” ifadesini kullandı.
Haftalar hatta aylar boyu parlaklık saçan birçok süpernovaya kıyasla, iPTF 14gqr sadece bir hafta sonra söndü. Büyük bir yıldır süpernova ile ölmesinin ardından Güneş’in birkaç katı kütlede materyal saçarken, iPTF 14gqr patlamasında Güneş’in sadece 0.15 ile 0.3 katı kütlede madde tespit edildi.
Science dergisinde yayımlanan araştırmaya göre, bu durumun sebebi yakınlarda bulunan ve saçılan materyali emen bir diğer gök cismi olabilir. Mesela bir nötron yıldızı. Evren’in bilinen en yoğun kütleli cisimlerinden biri olan nötron yıldızları, Güneş kadar kütleyi sadece bir şehrin kaplayacağı alanda barındırıyor.
Soyulmuş ve ultra-soyulmuş yıldızlar
iPTF 14gqr hakkında cevaplanması gereken birçok soru var. Araştırmada yer alan bir diğer isim Mansi Kasliwal’a göre iPTF 14gqr’nin süpernova olduğu ve nir nötron yıldızı ortaya çıkardığı neredeyse kesin. Ancak nötron yıldızına eşlik eden gök cisminin bir nötron yıldızı mı, beyaz cüce mi yoksa karadelik mi olduğu belirsiz.
Gizmodo’ya açıklamada bulunan gökbilimci Thomas Tauris, tespit edilen parlaklığa ait çoklu-dalgaboyu gözlemlerinin bir süpernova yaşandığını ortaya koyduğunu belirtti. Veriler, süpernovanın yanında bir helyum kütlesi olduğunu gösterdi. Amsterdam Üniversitesi’nden Eva Laplace’e göre, süpernova öncesinde ortaya çıktığı düşünülen helyum kütlesi “soyulmuş veya ultra soyulmuş süpernovalara ait teorik modellerle uyuşmuyor.” Helyum yığınının komşu yıldız ile birleşmemesinin şaşırtıcı olduğunu belirten Laplace, ultra-soyulmuş yıldızların patlamadan önce yüksek miktarda kütle kaybediyor olabileceğini ifade etti.
Tauris, kozmik helyum hücresinin gelecekte bu tür süpernovalara ait teorik modellemelerde önemli bir bulguyu temsil edeceğini ifade etti.
iPTF 14gqr üzerindeki çalışma, oldukça karmaşık olduğu gibi astronomi dünyasının uluslararası alanda önemli bir işbirliği ile yürütülüyor. Soyulmuş ve ultra-soyulmuş süpernova uzmanı Laplace, şu an bir doktora öğrencisi. Kasliwal, “En güzeli süpernovayı suç üstü yakalamış olmak” diyor.