Cuma, Kasım 15, 2024
More

    Tansu Daylan: Keşfettiğimiz üç yeni ötegezegenden biri Venüs benzeri olabilir

    Türk astrofizikçi Tansu Daylan’ın da arasında olduğu araştırma ekibi, yeni nesil gezegen avcısı TESS teleskobunu kullanarak 73 ışık yılı mesafede yörüngesinde üç gezegen bulunan bir kırmızı cüce keşfetti.

    Kepler teleskobunun yerini alan TESS teleskobu, gezegen oluşumu ve kırmızı cüce yıldız sistemleri hakkında birçok bilgi sunabilecek bir keşfe imza attı.

    TOI-270 adı verilen yıldızın yörüngesinde biri Dünya’dan biraz daha büyük, diğer ikisi de “mikro-Neptün” olarak tanımlanan toplam üç gezegen bulundu. Kayalık olan gezegene TOI-270b, mikro-Neptün’lere ise sırasıyla TOI-270c ve TOI-270d adları verildi.

    TESS araştırma ekibinde yer alan Tansu Daylan, DijitalX’e yaptığı açıklamada “araştırma grubu olarak ötegezen adaylarını tek tek değerlendirdiklerini ve TOI-270’in ilginç bir aday olarak belirmesi üzerine takip verilerini bir araya getirerek üç gezegeni ortaya çıkardıklarını” belirtti.

    Bir rezonans zinciri ile bağlantılı olan üç gezegen, yörüngelerinde belli bir desen oluşturacak şekilde ilerliyor. En içteki gezegen yıldızı etrafında her beş turu tamamladığında, ikinci sıradaki gezegen üç tur tamamlamış oluyor. Kısaca yörünge rezonansı oranı 5:3 olarak beliriyor.

    Nature Astronomy dergisinde yayımlanan araştırmaya göre, gezegenlerin yıldızlarına çok yakın olması yaşam olasılığını çok düşük kılıyor. Dünya’nın yaklaşık 1.25 katı olan kayalık gezegen yıldızının etrafında bir turu 3.4 günde tamamlıyor. Mikro-Neptün’lerden büyük olanı gezegenimizin 2.42 katı iken, yıldız etrafındaki bir dönüşü 5.17 günde tamamlıyor. Diğer mikro-Neptün’ün büyüklüğü ise Dünya’nın 2.13 katı.

    Daylan, bugüne dek keşfedilen ötegezegenlerin yarıçap dağılımının iki tepeli olduğunu belirterek şu ifadeyi kullandı:

    “Bilinen ötegezegenlerin yarıçap dağılımı iki tepeli. TOI-270 etrafındaki süper Dünya soldaki tepede, mini-Neptünler ise sağdaki tepede kalıyor. Aynı sistemde bulunan bu ötegezegenlerin yapısal özelliklerini anlayabilirsek, bu iki-tepeli dağılımın neden olduğunu da anlayabiliriz.”

    planet orbits
    TOI-270 sistemine ait çizimde, yaşanabilir bölge açık yeşil, çok zor yaşam olasılığı sunan bölge koyu yeşil ile gösteriliyor. (Günther et al., Nature Astronomy, 2019)

    “İleride James Webb Uzay Teleskobu ile gözlemleyeceğiz”

    TOI-270 Güneş’in %40’ı büyüklüğünde ve çok daha soğuk. Yine de gezegenlerin çok yakın olması yüzeylerinde sıvı olabileceği anlamına geliyor. Küçük olan mikro-Neptün, bir yılı 11.4 günde tamamlıyor. Bu da sera etkisi oluşturab çok kalın bir atmosfere sahip olabileceği anlamına geliyor.

    Daylan, gezegenlerdeki yaşam olasılığının çok düşük olduğunu ifade etti. Daylan, “En yakın ikisi gezegende sıvı su bulmak zaten imkansız. Üçüncüsünün tahmin edilen sıcaklığı 67 derece olmasına rağmen, ortalama sıcaklığını arttıran bulutlara sahip olduğunu düşünüyoruz. Venüs gibi bir gezegen olabilir” dedi.

    Yıldızlarına son derece yakın olan gezegenler aynı zamanda gel-git kilidi ile yıldızlarına kilitlenmiş durumda. Ay-Dünya arasındaki yörünge hareketini temsil eden bu durum, sadece tek bir yüzlerinin yıldıza baktığı anlamına geliyor. Bu durum, yaşam olasılığını azaltıyor.

    Kırmızı cüce sistemlerinde gezegenlerin oluşumu ve yaşanabilir bölgelerin potansiyeli hakkında birçok bilgi sunması beklenen TOI-270, gelecekte yeni keşiflere tanık olabilir. Astronomlar, en dıştaki gezegen TOI-270d’nin yaşam barındıran uydulara sahip olabileceğini düşünüyor.

    Daylan, TOI-270’in M-tipi bir kırmızı cüce olduğunu belirterek, “Kırmızı cücelerin çok yaygın olması, yıldız oluşumu süresince gaz bulutlarının nasıl küçük parçalara bölündüğünü gösteriyor” ifadesini kullandı.

    TOI-270 sistemindeki c ve d gezegenlerinin atmosfer özelliklerini Hubble Uzay Teleskobu ile ortaya çıkarmaya çalışacaklarını belirten Daylan, gözlemlere 2021’de ateşlenmesi beklenen James Webb Uzay Teleskobu ile devam edeceklerini söyledi.

    EN COK OKUNANLAR

    İlgili Makaleler