Soçi kentinde düzenlenen askeri toplantı, gizli tutulması amaçlanan bir silaha ait bilgilerin yanlışlıkla sızdırılmasına neden oldu. ‘Okyanus Çok Amaçlı Sistemi: Statüs-6’ adını taşıyan belge, toplantı esnasında bir askeri yetkiliyi arkadan görüntüleyen kamera tarafından görüntülendi.
Russia Today’in haberine göre, Kremlin ekranlara yansıyan bilgilerin ‘gizli’ olduğunu kabul etti. Kremlim sözcüsü Dimitry Peskov, “Gizli bilgilere ait görüntülerin bir kısmı görüntüde belirdi ve sonrasında silindi… Böyle bir durumun bir daha olmayacağını umuyoruz” ifadesini kullandı.
Her ne kadar Kremlin ‘kıyı savunmalarını mahvedecek güce sahip’ torpidonun gizli tutulduğunu savunsa da, Batı medyası sızıntının senaryo olabileceği düşüncesinde. BBC’de yer alan bilgiye göre, nükleer torpido hakkındaki detaylı bilgiler Rossiiskaya Gazeta gazetesindeki görsel kullanılmayan bir haberde paylaşıldı.
Gazetedeki habere göre, torpido ‘robotik mini denizaltı’ olarak da adlandırılıyor. Saatte 185 kilometre hızla ilerleyebilen torpido, tüm akustik takip cihazlarını ve engelleri aşma özelliği barındırıyor.
Radyoaktif torpidonun en büyük özelliği ise hedef aldığı kıyı bölgesini onarılması çok zor bir tahribata uğratması. Geride kalacak radyoaktif kalıntı, bölgede uzun süre askeri, ekonomik ve diğer alanlarda faaliyet yapılmasını engellemeyi amaçlıyor. Torpidonun 10 bin kilometre menzili olduğu ve 1,000 metre derinlikte ilerleyebildiği öne sürülüyor.
Sızıntının yer aldığı görüntüler YouTube’dan kaldırılmış değil:
Göz korkutma amaçlı mı?
Rus basını, torpidonun geliştirilip geliştirilmediği hakkında kesin bir bilgi olmadığını belirtiyor. Sızdırılan belgeye göre ise torpido deniz mühendisliği tasarım bürosu Rubin tarafından ‘Proje 09852’ ve ‘Proje 09851’ adlarıyla üretilebilir.
Putin, Soçi’de düzenlenen toplantıda ‘NATO’nun füze kalkanı programına karşılık vereceklerini ve Batı’nın savunma projesinin stratejik nükleer silahlar dengesinin altını oyduğunu’ belirtti.
Putin’in ifade ettiği gibi ‘küresel ve bölgesel barış ve düzeni tehdit edecek hamleler’ karşılık bulmalı. Yani yanlışlıkla sızdırılan belge aslında bu amaca hizmet etmiş olabilir.
Modern savaş alanlarının siber cephelerle çizildiği günümüzde, ülkelerin birbirlerine gözdağı vermek için dijital güçlerini kullandığını biliyoruz. Hatta, Wikileaks başta olmak üzere NSA skandallarını ortaya çıkaran sızıntıların, aslında bir proje olduğu teorisi de mevcut.
Siber cephe bir kenarda dursun, Rusya’nın nükleer bir silahla gözdağı verebileceğini düşünmek Putin söz konusuyken pek de tuhaf olmaz.