Araştırmacılar Rusya’nın buz tutmuş kuzey kıyılarının açıklarında beş yeni ada keşfedildiğini açıklaması, küresel ısınmanın giderek kontrolden çıktığına işaret ediyor.
Rus araştırmacılar, Arktik Okyanusu’nda beş yeni ada keşfedildiğini belirtti. Adaların ortaya çıkması, küresel ısınma nedeniyle buzulların erimesinden kaynaklanıyor.
Rusya’nın topraklarına katılan beş yeni adanın varlığı ilk olarak bir yüksekokul öğrencisi tarafından 2016’da incelenen uydu fotoğraflarından ortaya fark edilmişti. Rusya Savunma Bakanlığı, donanma araştırma gemisi Vizir ile yapılan keşif görevinde yeni adaların varlığını doğruladı.
Rus donanmasından yapılan açıklamada “yeni adaların topografik incelemesinin yapıldığı ve detaylı bir şekilde fotoğraflandıkları” ifade edildi.
Boyutları 900 ile 54,500 metrekare arasında değilen adalar, Arktik Okyanusu’nda yer alan Novaya Zemlya ve Franz Josef Toprakları takımadaları civarında yer alıyor. Yüzlerce küçük adadan oluşan her iki takımadada sadece askeri personel yer alıyor.
Ortaya çıkan beş yeni ada, geçmişte Vylka olarak da bilinen Nansen buzulu tarafından örtülmüş durumdaydı. Ancak artan atmosfer ve okyanus sıcaklıkları buzulların eriyerek sakladıkları kara parçalarını gün ışığına çıkardı.
Küresel ısınmadan en fazla etkilenen bölgelerden biri olan Arktik’te sıcaklık rekorları kırılmaya devam ediyor. İsveç’in Kuzey Kutup Dairesi içinde kalan Markusvinsa adlı köyünde 26 Temmuz 2019 tarihinde sıcaklık 34.8 derece ölçülürken, Rusya’nın kuzeybatısında da sıcaklıklar 29 dereceye kadar çıktı.
Giderek artan sıcaklıkların etkisi en son olarak Grönland üzerinde gözlemlenmiş ve buzul ada sadece Temmuz ayında 217 milyar ton buz kaybetmişti. 2018’de yapılan bir araştırma da, Franz Josef Toprakları takımadaları etrafındaki buzulların yaşadığı buz kaybının 2011-2015 arasında iki katına çıktığını tespit etmişti.
Colorado Üniversitesi Arktik ve Alp Araştırmaları Enstitüsü’nden Simon Pendleton, Ocak ayında yaptığı açıklamada “Arktik’in dünyanın diğer bölgelerine kıyasla iki ile üç kat daha fazla ısındığını, sonuç olarak buzulların çok daha hızlı eridiğini” belirtmişti.
