Scott Kelly ve Mikhail Kornienko’nun alçak yörüngede geçirdiği bir yılın ardından, NASA astronotu Peggy Whitson 534 günü geride bırakarak yerçekimsiz ortamda en uzun süre kalan ABD’li astronot unvanını kazandı. Alçak yörüngede yapılan birçok başarılı deneyde, insan vücudunun uzun süreli uzay görevlerine dayanabileceğini görmüş olduk. Peki Mars toprağına ayak bastığımız zaman hazırlıklı olacak mıyız?
3D yazıcılardan çıkacak pizzalar veya tüplere sıkıştırılan besin değeri yüksek gıdalar belli bir süre yemek ihtiyacını karşılayacak olsa da, Mars’ta sürdürebilir bir koloni kurulabilmesi toprağın işlenebilmesine bağlı. Bilim insanları bu amaçla yaptıkları bir deneyde Mars ortamında patates yetişebileceğini kanıtlamıştı. Bilim-kurgudan gerçeğe atılan ilk adımın ardından, NASA bilim insanları Mars’ta tarımı sürdürülebilir kılacak teknolojiyi geliştirdi.

Uzun süreli keşif görevlerini mümkün kılacak
Birçok bilim-kurgu filmi ve oyunundan çok iyi öğrendiğimiz bir faktör, uzayda süresiz hayatta kalabilmek için dünyadakinden farksız bir yaşam ortamının oluşturulması gerektiği. Geniş ve üretken bir sera sadece gıda ve geri dönüşüm sağlamakla kalmayacak, Dünya’dan belki de ebediyen uzak kalacak insanların psikolojilerini korumalarında da çok önemli bir rol oynayacak.
Hidroponik bitki büyüme odası olarak tasarlanan şişirilebilir sera, kurulacağı yere bağlı olarak hem doğal hem de yapay LED ışıklandırma kullanabiliyor. Yani Ay ve Mars’ta güneş ışınlarından yararlanabileceği bir yere konursa elektrik tasarrufu sağlanacağı kesin. Uzay gemileri ve istasyonlarında ise ana tercih LED ışıklandırma olacak.
