Bu kış periyodunda genişlemesi gereken buz tabakası eriyor!
Gün, bir ay önce kadar battı Kuzey Kutup noktasında ve bir dahaki bahara kadar güneş doğmayacak. Genellikle bunun anlamı Kuzey Kutbu’nda bulunan buz kütlesinin miktarının artmasıdır. Ancak bu uzun gecenin derinliklerinde, Ekimin ortalarında değişik bir şey oldu. Deniz buzu büyümesi yavaşladı, durdu ve hatta erimeye başladı!
Okyanuslardaki ve havadaki yoğun ısınma kutup noktasının büyümesi gereken dönemde tam tersine erimeye başlamasına sebep oldu. Son kışı takiben, Aralık ayında yaşanan ani bir yükselişin devamı aslında bu olay.
İklimin normale aykırı gittiği bu zamanlarda – son iki yıldır buz miktarı azalarak devam ediyor ve kayıtlara en sıcak yıl olarak geçen bu yılda, bu seriye üçüncü yıl olarak eklendi – sonuçlar bu garipliği gözler önüne seriyor.
68 yıllık ölçümlerle uyuşmayan veriler elde edildi
Ulusal Kar ve Buz Veri Merkezi’nin direktörü Mark Serreze, “Ben son 1,5 senede olan olaylar gibi bir şey hiçbir zaman görmedim” diyor.
Bu olay geçtiğimiz Ekim ortalarında hava sıcaklıklarının Eylül ayı gibi seyretmesi ve soğumaması ile başladı ve bu durum buz miktarının artmasını engelledi. Ekim ayının sonuna gelindiğinde ise kutup buzulu neredeyse bir doğu Amerika büyüklüğünde eksikti.
Bu tuhaflık Kasım 2016’da da devam etti. Mevsim normallerinin yaklaşık 2.23 °C üstünde seyretmesi kutup buzullarının büyümesini engelleyen en önemli faktör. Diğer bir değişle buzullar güneş görmediği halde birden gözden kayboldular.
Kutuplarda çalışmalar yapan Rutgers Üniversitesi’nden iklim bilimci Jennifer Francis “ Bu inanılmaz derecede yüksek olan sıcaklık artışı son 68 yıllık ölçümlerin çok çok dışında kalıyor.” diyor.
Genç buzullar sıcaklara daha dayanıksız
Sıcak hava sıcak su demektir. Deniz yüzeyindeki sıcaklıklarında birçok yerde normalin üzerinde olması bu durumu tetikleyen temel unsur olarak beliriyor.
Dipnot olarak küresel deniz buzu grafiklerine göre Güney Kutbu’nda da aynı problem yaşanıyor. Bu iki kutbun garip durumu, birbirine bağlantılı olmamakla birlikte durumun tam olarak çözümlenmesi adına çalışmalar halen devam etmekte. Ancak Kuzey Kutbunda oluşan durumun sebebi hava sıcaklığı ve deniz su sıcaklıklarının artması olarak gösteriliyor.
Öncelikle, Kuzey Kutbu’nun kendi kendine has bazı özellikleri bulunmakta. Eski buz bütün bu özelliklere sahipken 1980’lerden beri tutulan kayıtlarda artık eski buzun yerini genç buzların aldığı ortaya çıkmaktadır. Genç buzların en büyük dezavantajı ise gelen aşırı sıcaklıklara karşı daha kırılgan olmalarıdır.
Albany Üniversitesinden Atmosfer bilimcisi Paul Roundy’e göre tropik iklimde yaşanan geleneksel yükselişler ve düşüşler de bu ısınmanın faktörlerinden. Bu dalgalanma sonucu ısınan hava Ekim ortalarında Doğu kenardan Kuzey Doğu Asya’ya doğru hareket etti diyor Roundy.
Bu sıcak hava dalgası Bering Boğazı’na doğru yöneldi. Roundy, buna benzer bir dalganın daha, Kuzey Atlantikten yine kutuplara doğru yıl aldığını söylüyor.
Kuzey Kutbu iki kat hızlı eriyor!
Okyanusun ısınması ise yaz aylarından gelen bir durum. Kara deniz sularının güneş ışınlarının enerjisiyle ısınması sonucunda meydana gelen bir durum (Beyaz deniz sularının aksine kara sular gelen güneş ışınlarını yansıtmayarak emiyorlar ve ısınıyorlar). Francis bu durumun sadece donma işlemini yavaşlatmakla kalmadığını aynı zamanda havayı ısıttığını ve nemliliğini arttırdığını söylüyor. Bu fazla nem çok önemli çünkü su buharı sera gazı etkisi yaparak bulutlanmayı arttırıyor. Bu iki durum neticesinde, oluşan ısının bu bölgede hapsolmasına sebep oluyor. Bu durumu Serreze çifte darbe olarak adlandırıyor.
Bütün bunların hepsi Eylül ayında kayıtlara geçen ikinci en düşük buz kapsamıyla başladı ve on yıllardır süregelen küresel ısınma neticesinde sürekli bir küçülme söz konusu.
Kuzey Kutbu diğer bölgelere oranla iki kat daha hızlı ısınmakta ve 2030’lu yılların yaz aylarında tamamen yok olmuş bir Kuzey Kutbu bizi bekliyor gibi gözüküyor! Eğer karbon kirliliği şu anki temposunda devam ederse…
Önümüzdeki süreçte Serreze, araştırmaların bu tip ani değişiklikler karşısında kuzey kutbunun nasıl reaksiyon göstereceğine odaklanacaklarını söylüyor.
Kutup sisteminin nasıl bir reaksiyon göstereceği bizim için çok yol gösterici olacaktır diyor Serreze.