Hayabusa 2 uzay aracı, aylardır gözlemlediği Ryugu asteroidine iniş yaparak Güneş Sistemi’ndeki yaşamın kökenine uzanan numuneler toplamayı başardı.
Hayabusa 2, yüzeyinden 20 kilometre mesafede olduğu Ryugu asteroidine otomatik olarak yaklaşmaya başladı. Toplamda 23 saat süren alçalışta, Hayabusa 2 son saniyelerinde saniyede 7 santimetreye çıkan hızla Ryugu asteroidine değdi. 22 Şubat’ta Japonya yerel saati ile 07:49’da gerçekleşen tarihi inişin ardından, bir metre uzunluğundaki robotik koldan ateşlenen mermi ile Ryugu vuruldu ve yüzeyden saçılan parçalardan yaklaşık 0.1 gram numune toplandı. Güneş Sistemi’nin antik zamanlarına uzanan bir zaman kapsülünü temsil eden numuneler, 2020 yılında Dünya’ya ulaşacak.
Hayabusa 2, tarihi numune toplama görevinin öncesinde, sürecinde ve sonrasında fotoğraflar çekerek görevini an be an kayıtlara geçirdi. Görevin tamamlanmasının ardından yaklaşık yarım gün süren manevra ile eski konumuna geldi. Hayabusa 2 ekibinde yer alan Fransa’nın Cote d’Azur Gözlemevi’nden Patrick Michel, “İlk kez karbonlu bir asteroitten numune topladığımız için oldukça heyecanlıyız” ifadesini kullandı.
“Organik molekül bulacağız”
Hayabusa 2, Aralık 2014’te Japonya Uzay-Havacılık ve Keşif Ajansı (JAXA) tarafından ateşlenişti. Haziran 2018’de Ryugu asteroidine ulaşan Hayabusa 2, sadece bir kilometre çapındaki asteroitten 4,6 milyar yıl öncesine uzanan örnekler toplamak için görevlendirilmişti. Astroidin yüzeyini detaylı inceleyerek haritasını çıkaran Hayabusa 2, bugüne kadar üç küçük keşif aracını da yüzeye gönderdi. Hayabusa 2, 2019’un sonlarına doğru dördüncü bir uzay aracını daha Ryugu’ya ateşleyecek.
Hayabusa 2’nin selefi Hayabusa 1, Itokawa asteroidinden topladığı numuneleri 2010 yılında Dünya’ya getirmişti. Itokawa’dan toplanan toz parçacıkları bilim insanlarını ok tatmin etmemişti. Çünkü Hayabusa 1’in ateşleme sistemi çalışmamış ve ancak motorlarının itki kuvveti ile havalanan tozlar toplanabilmişti. Ryugu’nun yüzeyinden numune toplamayı başaran Hayabusa 2 ise Güneş Sistemi’nin oluştuğu günlerden kalan eşsiz bir numune elde etmeyi başardı.
JAXA’dan Makoto Yoshikawa, “Itokawa’dan toplanan örneklerde organik moleküle rastlamadıklarını ancak Ryugu’dan gelecek örnekte hem organik madde hem de su bulmayı umduklarını” söyledi.
Hayabusa 2, selefinin yaşadığı gibi başarısızlık riskini ortadan kaldırmak için aylar süren analizlerinde ilk olarak numune toplanacak bölgeyi belirledi. Ardından, merminin ateşleneceği noktayı sabitlemek için yüzeye yansıtıcı materyal bıraktı. Böylece yüzey ile kendisi arasındaki mesafeyi net olarak ölçebildi.
“Yaşam kozmik taşlarla gelmiş olabilir”
Hayabusa 2’nin orijinal görev planında bir değil tam üç numune toplamak hedefleniyor. En erken Nisan ayında yapılması planlanan ikinci girişimde, Hayabusa 2 saatte iki kilometre hızla ateşlenecek mermi ile Ryugu üzerinde küçük bir krater açabilir ve içine inip buradan numune toplayabilir. Önceden hiç denenmemiş böyle bir görevin yapılıp yapılmayacağı henüz kesin değil.
Hayabusa 2 görevinin başarıyla ilerlemesi, Güneş Sistemi’nin bir diğer köşesinde aynı amacı taşıyan farklı bir görev yürüten NASA OSIRIS-REx ile daha da anlam kazanıyor. Her iki uzay aracının topladığı numuneler ile 2020’de Dünya’ya dönmesi hedefleniyor. Kısaca, uzay keşfinin altın çağında 2020 bambaşka bir öneme sahip olacak.
Patrick Michel, Hayabusa 2 örneklerinde organik madde bulmaları halinde “Dünya’daki yaşamın ortaya çıkışında asteroitlerin oynadığı rolü çok daha iyi anlayacaklarını” ifade etti. Eğer organik moleküller Dünya’ya küçük kozmik taşlar ile getirildiyse, Güneş Sistemi’nin hikayesi güncellenmiş olacak.