Perşembe, Kasım 21, 2024
More

    Cüce gezegenin yakın çekim videosu

    Dawn uzay aracının yörüngesinde gezinmeye başladığı Ceres’in ilk detaylı haritası da çıkarıldı. NASA, Ceres’in üzerindeki esrarengiz ışıkların ne olduğunu da henüz ortaya çıkarmış değil.

    Plüton’u Güneş Sistemi’nin dışlanmış tek cüce gezegeni sananlar olabilir. Ancak ondan çok daha yakınlarda bir yerlerde, gaz devlerine açılan geçiş bölgesini temsil eden asteroit kuşağında kayalık bir cüce gezegen daha bulunuyor: Çapı 963 kilometre olan Ceres.

    90 bin kilometreden Ceres’in görünümü. [NASA]
    NASA’nın 2007 yılında ateşlediği Dawn (Şafak) uzay aracı, yıllar süren yolculuğun ve gözlemlerin sonunda ana hedefi olan Ceres’in yörüngesine 6 Mart günü girdi. Bugün kayalık gök cisminin 4,400 kilometre yakınına kadar sokulan Dawn, Ceres’in ilk detaylı haritasını da çıkarmayı başardı.

    Güneş’ten 2,2 ila 3,2 astronomik birim (AU) mesafede bulunan asteroit kuşağı, bilimin
    yakından görmek istediği birçok özelliğe sahip. Merak edilenleri ortaya çıkarmak için de Ceres’ten daha iyi bir hedef olamaz (1 AU = 150 milyon km)

    Dawn’ın henüz yörüngesine girmesinden önce yüzeyinde kaynağı bilinmeyen parlaklıklar tespit edilen Ceres, kraterlerle dolu yüzeyinin altında buz, sıcak su bacaları veya tuz gibi birçok mineral saklıyor olabilir.

    NASA, ışığı çok güçlü yansıtmasından dolayı buza işaret ettiği düşünülen parlaklığın ne olduğunu henüz çözemezken, başlattığı anketle tahminleri değerlendirmeye başladı.

    Dawn’ın 13,600 kilometre mesafeden başlayarak çektiği 80 kareden oluşturulan harita ise Ceres’in hem kutup hem de ekvator bölgesini detaylı bir şekilde gözler önüne serdi. Ceres etrafında bir turu 3,1 günde tamamlayan Dawn, 30 Haziran’da yüzeye bulunduğu noktadan daha fazla yaklaşacak.

    Hangi madeni çıkartalım?

    Dawn ekibinde NASA’nın yanı sıra Avrupa Uzay Ajansı’ndan (ESA) bilim insanları da yer alıyor. Berlin’deki Alman Uzay Havacılık Merkezi’nden Ralf Jaumann, ‘elde edilen fotoğraflara dayanarak yüzeyin 3D modelini çıkardıklarını, yeni veriler geldikçe daha detaylı modeller elde edeceklerini’ belirtti.

    Dawn’ın Ceres ve öncesinde ziyaret ettiği Vesta gibi asteroidlerin önemi ne diye sorarsanız, kısa cevap ‘mineraller’ denilebilir. Kaynakları giderek azalan Dünya’nın ardından aradığımız tüm gerekli mineralleri bulacağımız ilk yer, kozmik madencilik için cenneti temsil eden asteroit kuşağı.

    13,600 kilometreden Ceres’in görünümü. [NASA]
    Ay ve Mars’ta koloni kurma planlarının başarılı olması halinde, 2030’lu yılların ardından asteroit kuşağına gönderilecek yapay zekalı makineler inşaat için gerekli olan demir, nikel, titanyum; yaşam için gereken su ve oksijeni asteroidlerden çıkarabilir. Dahası bakır, platin ve altın gibi birçok önemli metal de asteroidlerde saklı.

    Planet Resources ve Deer Space Industries gibi firmalar, çoktan asteroidleri nasıl deleriz ve ilk kozmik trilyonerler oluruz diye planlar yapmaya başladı.

    Dawn uzay aracına ait çizim. [Wikipedia]
    Dawn uzay aracına ait çizim. [Wikipedia]

    Daha neler göreceğiz?

    Yıllar süren birçok uzay görevi gibi Dawn da 2007 yılından bu yana Güneş Sistemi’nin uzak köşelerinde gezinip duruyor. Vesta’ya Temmuz 2011’de ulaşan Dawn, yüzeyi donmuş lavla kaplı gök cisminde 1 yıl geçirdikten sonra Ceres’in yolunu tuttu.

    Ceres’in hafif materyallerle kaplı yüzeyi ve donmuş kutuplarının altında daha ağır mineraller sakladığı düşünülüyor. Dahası, parlaklık saçan esrarengiz noktaları cüce gezegenin buz, tuz veya kraterlerinde saklı yanardağlar olduğuna işaret ediyor olabilir.

    Asteroid kuşağı hakkında birkaç kısa not:

    29 bin kilometreden Ceres’in görünümü. [NASA]
    – Her bir gök cismi arasındaki mesafenin en azından 960 bin kilometre olduğu düşünülüyor. Kısaca gezinmek ve park etmek için bolca yer var.

    – Çapı 100 kilometreden büyük 200 asteroid bulunuyor. Çapı 1 kilometre ve üzerinde olan 0,7 ve 1,7 milyon civarında göktaşı daha bulunduruyor.

    – Asteroit kuşağındaki gök cisimlerinin tümü, Güneş Sistemi’nin oluştuğu 4,5 milyar yıl öncesine uzanıyor. Kısaca hayatın oluşumuna dek giden araştırmalar için birçok bilgi saklıyorlar.

    – Jüpiter’in çekim etkisi, oluşumundan sonra birçok cüce gezegen içeren asteroit kuşağını toz dumana katıp geride sadece Ceres’i bırakmış. Halen bazı asteroitler Jüpiter’in etkisiyle yer kuşaktan çıkabiliyor.

    EN COK OKUNANLAR

    İlgili Makaleler