Aileler dikkat: Sosyal medyada cinsellik tehlikeli boyutlarda! Özellikle son dönemde yaşanan pedofili ve çocuk istismarı haberlerinin ardından çocukların sosyal medyada korunması ve siber zorbalığa maruz kalmamaları adına İletişim Uzmanı ve Sosyal Medya Danışmanı Nurhan Demirel, aileleri ve yetkilileri olası tehlikelere karşı uyardı.Demirel, bu konuda ailelerin iyi niyetli yaklaşımlarının yetersiz kaldığını ve çocuklarla birlikte ailelerin de sosyal medya eğitimi alması gerektiğinin altını çizdi. “Bilginizin olmadığı konuda denetim veya kontrol mekanizmalarına hakim olmanız mümkün değil” diyen Demirel, özellikle Facebook’a bu noktada ayrı bir parantez açıyor. Facebook’un kendi içinde bir denetim mekanizmasının olduğunu ancak bunun hala çok yeterli olmadığını ifade eden Demirel, bir çok cinsel paylaşımın ve dolandırıcılığın Facebook üzerinden yürüdüğüne dikkat çekiyor. Emniyet teşkilatının özellikle fuhuş operasyonlarını artık bilişim teknolojileri üzerinden şekillendirdiğini söyleyen Demirel, Facebook’un kötü niyetli insanların elinde tehlikeli bir araca dönüştüğünü ve bundan en çok mağdur olanların yine çocuklarımız olduğunu, son dönemde yaşanan pedofili ve istismar hadiselerini örnek göstererek vurguluyor.Sosyal Toplum Kanseri: Pedofili
Nurhan Demirel, Pedofili konusunda çok çarpıcı bir benzetme yaparak bu hastalığa: “Sosyal Toplum Kanseri” adını veriyor.“ Aynı vücuttaki bir kanser hücresi gibi toplumda sinsice yer edinen insanların, kendilerini açığa çıkarmadan işledikleri bu sapıkça ruhaniyetin sosyal medyaya olan yansımaları özellikle aileler ve ebeveynleri tedirgin ediyor. Hatta, bu kişilerin, fazlasıyla çocukların yakınlarından çıkması ise durumu daha da içinden çıkılmaz bir hale koyuyor. Aileler, arkadaş özellikle Facebook ve Instagram gibi sosyal medya hesaplarının arkadaş listelerinde yakınlarının olduğunu düşünerek, çocuklarının her hallerini paylaşıyorlar ancak arka planda olası bir tehlikeye karşı fırsat oluşturduklarının farkında olmuyorlar. Özellikle fotoğraf ve video paylaşımları, bu gibi sapık zihniyetli insanların enstrümanları haline gelebiliyor. Burada tabii herkesi pedofili potansiyeli olarak da görüp sosyal bir tartışma malzemesi de çıkartmamak gerekiyor. Bunun em etkin çözümü; hesaplarımızda mahremiyete olabildiğince önem vermek ve çocuklarımızın kullanımlarını sıkı denetim altına almaktan geçiyor” diyen Nurhan Demirel, cinsel istismara yönelik alınacak olan tedbirleri ise şu şekilde sıralıyor:
- Sosyal medya kullanımı için reşit olmak şart: 13 yaşın altında olan çocuğunuzun sosyal medyayı kullanmasına izin vermeyin. Reşit olmayan çocuklar sosyal medyada siber zorbalığa ve akran zorbalığına maruz kalabilir.
- Sosyal medya hesaplarınızı herkese açık kullanmayın: Çocuklarınızın ve kendinizin sosyal medya hesaplarını genel erişime kapalı tutun. Arkadaş listelerinizi olabildiğince kendiniz yönetmeye çalışın. Başkalarının, sizi ve aile bireylerinizin profillerini rahatça gezme olanağını kaldırın. Hesabınızın gizlilik ayarları kontrolünü yapın ve profilinizdeki önemli bilgileri kimlerin görebildiği kontrol edin.
- Güvenlik ayarlarını kontrol edin: Çocuğunuzun ve kendi sosyal medya hesaplarınızın güvenlik kontrolünü düzenli olarak yapmayı ihmal etmeyin. Komşularınızın ya da arkadaşlarınızın cihazlarından sosyal medya hesaplarına girş yaptığınızda hesabınızdan çıkış yapmayı unutmayın. Giriş uyarılarını aktif edin ve şifrenizi düzenli olarak değiştirin.
- Çocuğunuzla iletişiminizi güçlendirin: Çocuklarınızın sosyal medya kullanımını periyodik olarak denetleyin ve gözlemleyin. Bunu yaparken pedagojik yanlışlara da mahal vermeyin. Özellikle günümüz çocukları, ebeveynlerinin kendileri üzerinde yoğun bir şekilde baskı kurmalarını istemiyorlar. Bunun gibi tartışma yaratacak baskı şeklinden ziyade bilgilendirici ve kuşatıcı bir şekilde bunun yapmaya özen gösterin. Çocuğunuzla aranızda güçlü bir iletişim kurun ve onu sosyal medyada karşılaşabileceği tehlikelere karşı uyarın. Gün içerisinde neler yaptığınından haberdar olun ve arkadaşlık ettiği kişiler hakkında bilgi edinin. Bu sayede işler yolunda gitmediğinde çok geç olmadan duruma müdahale edebilirsiniz.
- Aile koruma filtresi çocuğunuzu korumayabilir: Pek çok güvenlik yazılımı firması aile koruma ve ebeveyn kontrolü gibi seçenekler sunsa da, masum görünen sosyal ağlara karşı dikkatli olun. Bu tür yazılımlar, çocukların uygunsuz içerikteki sitelere girmesine bir nebze engel olsa da, sosyal medyada uğrayabileceği dijital şantaja, zorbalığa ve pedofiliye karşı çocuğunuzu korumakta eksik kalabilir.
- Çocuklarınızın fotoğraflarını paylaşırken dikkatli olun: Çocuğunuzun ve hatta kendinizin güvenliği için aile hayatınızın tüm detaylarını sosyal medyada paylaşmayın. Çocuğunuzun oyun oynadığı parkı, okulunu ve vücudunu açıkta gösteren fotoğraflarları olabildiğince sınırlayın veya fotoğraf filtre uygulamaları kullanın. Sosyal medyada sahte profiller oluşturarak çocuk avına çıkan pedofillere karşı çocuğunuzun çıplak fotoğrafları birer malzeme olabilir.
- Evinizde check-in yapmayın: Hem kendi güvenliğiniz, hem de ailenizin güvenliği için evlerde veya bulunduğunuz konumlarda “yer bildirimi” (check-in) yapmayın. Evinizle ilgili özel detayları çokça paylaşmayın. Hırsızlar ve art niyetli kişiler için hedef olabilirsiniz.
- Çocuğunuzun hangi okulda okuduğunu paylaşmayın: Çocuğunuzun okulda kazandığı başarılar sizi gururlandırabilir ancak bu sevinci paylaşırken çocuğunuzun okulunun ismini paylaşmaktan kaçının. Kendini savunamayacak yaşta olan çocuğunuzu bu şekilde tehlikelere açık hale getirebilirsiniz.
- Çocuk odasında bilgisayar bulundurmayın: Çocuğunuzun interneti ve sosyal medyayı güvenli bir şekilde kullanabilmesi için evin ortak alanlarında bilgisayar kullanmasına izin verin. Çocuğunuzun bilgisayarda geçirdiği zamanı kontrol edin ve uzun saatler bilgisayar başında zaman harcamasına müsaade etmeyin. Böylece çocuğun sosyal medyada yaptığı faaliyetleri yakından izleyebilir, kötü niyetli kişilerle yazışmasının bir nebze önüne geçebilirsiniz.
Aileler de eğitim almalı
Bu tavsiye notları çok önemli olsa da detaylı bir eğitimin vereceği etkiyi sunmayacağına dikkat çeken Nurhan Demirel, internet dünyasında alınacak tedbirler için gecikilen her bir dakikanın çok büyük riskler taşıdığının altını çiziyor. Elimizdeki tablet ve telefonların anlık sonuçlar doğurabildiğini ve kötü niyetli insanlar için muazzam bir araç olduğunu belirten Demirel, kamu ve özel teşebbüslerin bu konuda atacakları adımların ileriye dönük çok önemli sonuçlar doğuracağını ifade ediyor.
Konu ile ilgili daha fazla bilgi ve röportaj talepleri için:
Nurhan Demirel – nurhan@playlab-tr.com
0532 574 9378
