Cumartesi, Aralık 21, 2024
More

    Chang’e 5 bulguları, Ay’ın gezegen çarpışması sonucu oluştuğunu savunan teoriyi çürütebilir

    Çinli bilim insanları Chang’e 5 görevinde dört sene önce Ay yüzeyinden toplanan numunelerde karbonun saf hallerinden birini temsil eden grafen temsil etti. Bulgu, Ay’ın bir zamanlar Dünya ile bir diğer gezegenin (veya gök cisminin) çarpışması sonucu oluştuğunu savunan teoriyi ortadan kaldırabilir.

    Ay’ın Dünya’dan uzak kalan yüzünden ilk numune toplama görevini temsil eden Chang’e 6’ın Dünya’ya dönmesinden sadece birkaç gün sonra, Jilin Üniversitesi araştırmacıları bir önceki göreve ait sonuçlar yayınladı. Chang’e 5 tarafından toplanan numunelerde grafen tespit eden araştırmacılar, Ay’ın bir zamanlar Dünya ile bir başka gezegenin çarpışmasını sonucunda oluşmadığına işaret etti.

    National Science Review dergisinde yayınlanan ön bilgilerde, Apollo görevlerinde toplanan karbon yoksunu numunelerin aksine Chang’e 5 bulgularının çarpışma teorisine ters düştüğü belirtildi. Araştırmacılar, Japonya merkezli yakın geçmişteki bir diğer araştırmanın da sonuçlarını desteklediğini ifade etti. Japon araştırmacılar Ay’ın tüm yüzeyinde karbon salınımları tespit etmiş ve karbonun gök cismine özgü olduğuna dair bulgular elde etmişti.

    Japonya Uzay Havacılık Keşif Ajansı’nın (JAXA)Ay yörüngesinde görev yapan ‘Selenological and Engineering Explorer’ (SELENE) uzay aracı, 2010’lu yıllarda yaptığı gözlemlerde Ay yüzeyindeki volkanik alanlarda karbon ve uçucu su izlerine rastlamıştı. 2020’de açıklanan sonuçlar, NASA’nın elde ettiği ilk bulguların aksine Ay’ın karbon ve uçucu maddelerden arınmış olduğuna ters düşmüştü.

    Çinli bilim insanları Ay’daki karbonun kökenlerini anlayabilmek için sadece 2 milyar yıl öncesine ait, genç numuneleri inceledi ve Ay’a özgü karbonun kristal yapısını anlamaya çalıştı. Numunelerde bulunan grafenin ardından, araştırmacılar Ay’ın yüzeyinin aslında karrbon yakalayan bir sürece sahip olabileceğini anladı.

    Chang’e 5’in iniş alanı. (CNSA)

    Apollo 17 grafiti ortaya çıkarmıştı

    Shenyang Materyal Bilimi Ulusal Laboratuvarı ve Çin Derin Uzay Keşif Laboratuvarı tarafından başı çekilen araştırma sonucunda, “kimyasal bileşenlere yönelik bakış açısının ve Ay’ın tarihinin baştan yazılabileceği” ifade edildi.

    Altıgen kafes nano yapısı halindeki tek bir katman halindeki atomların oluşturuğu karbon allotropunu temsil eden grafen, dünyadaki en ince ve sert materyali temsil ediyor. NASA, 2010 yılında Apollo 17 görevinde toplanan numunelerde grafenin yoğun katmanlı halini temsil eden grafit minerali tespit etmişti. Güneş fırtınalarının etkisini göz ardı ettikten sonra, mineralin Ay’da geçmişte yaşanan meteor çarpışmalarından kaynaklabileceği belirtilmişti.

    Çinli araştırmacılar mikro yapısı ve bileşenleri incelenerek doğal grafenin Ay numunelerinde tespit edildiği ilk araştırmayı yaptıklarını not düşerken, Ay’ın jeolojik yapısını anlamak için ileride ek araştırmalar gerektiğini belirtti. Grafenin yapay olarak farklı yöntemlerle oluşturulabilmesi ve farklı özellikler göstermesi, Ay’da nasıl oluştuğu hakkındaki soruları da güçlendirecek.

    Chang’e 5 görevinde 2020 yılında elde edilen 2 milyar yıllık numunelerden elde edilen bilgiler, grafenin tek parçalar halinde ve sodyum, magnezyum, alüminyum, silikon, kalsiyum, bakır ve demir içerikli ‘karbon hücresinin’ parçası olarak bulunduğunu gösterdi. Numunelerdeki demirin sadece karbonun tespit edildiği bölgelerde bulunması da bu metalin karbonun grafene dönüşmesinde rol oynadığına işaret ediyor.

    Teoriye göre, volkanik patlamalarda oluşan çok yüksek sıcaklıklar, demir içerikli Ay toprağının güneş fırtınaları ile saçılan karbon molekülleri ile etkişime girmesini sağladı. Dahası, bu karbon yakalama süreci Ay’ın zamanla kendisine özgü karbon miktarını artırmış olabilir. Ek olarak, araştırmacılar elde edilen bulguların yüksek kalite grafen üretmek için düşük maliyetli, ölçülebilir sentez yöntemleri geliştirilmesini sağlayabileceğini düşünüyor.

    Kaynaklar: MSN/ScienceAlert
    Ana görsel: GEORGE DESIPRIS/Pexels

    EN COK OKUNANLAR

    İlgili Makaleler