Dijital çağda yaşamanın kısa tanımlarından birisi, veri çağımda yaşamak olarak tanımlanabilir. Bilgisayarlar, akıllı telefonlar ve giyilebilir cihazlara yüklediğimiz ve günlük hayatımızın düzeninin belirleyen veriler, iş dünyası için altın değerinde verileri oluşturuyor. Şirketlerin sektöre en kısa zamanda doğru hamlede bulunmasını sağlayan en etkin analiz türü ise veri görselleştirme (data visualization) olarak beliriyor.
Dijital iş sektöründe karşılaştığım en yeni terim, ‘kullanıcı deneyimi tasarımı ve optimizasyonu.’ Bu alanda yer alan dijital ajanslar, müşterilerinin sektörlerinde optimum başarı elde etmesi için uğraşıyor. Bir örnek verirsek, elektronik perakendecisinin web sayfası kullanıcıların ihtiyaçlarını en iyi şekilde karşılayacak şekilde baştan sona tasarlanıyor. Bu süreçte, müşteriler ile anketler yapılıyor, web sayfasının trafiği analiz ediliyor, müşteri gibi mağazalarda gözlem yapılıyor, sektördeki diğer firmaların çalışmaları inceleniyor. Sonuç olarak, ortaya çıkan birçok kategorideki istatistik, tek bir araçla gözler önüne seriliyor. Yani, veri görselleştirmesi yapılarak.
Şirketler, toplu veriyi değerlendirmek için artık kısıtlı kalan infografikler ve şemalar yerine veri görselleştirmesini tercih ediyor. Veri görselleştirmesi, karmaşık verinin sentezlenerek farklı kitleler tarafından anlaşılmasını sağlayan en etkin araç olarak beliriyor. Görsellik, insanların verideki değişimleri ve trendleri net olarak görmesine ve anlamasına yardımcı oluyor.
Veri görselleştirmesi sayesinde trendlerin değişimini görebilmek, insanların fikir ve düşüncelerini daha kolay gözden geçirmelerini sağlıyor. Araştırmalar, veri görselleştirmesinin gerekliliği ve faydasını savunuyor.
Beyin görselliği seviyor
Araştırma firması Statista’nın Ağustos 2013 verilerine göre, ABD’li dijital ajansların yüzde 64’ü, şirketlerin ise yüzde 63’ü Büyük Veri’nin ‘medya kanalları aracılığıyla müşteri tecrübesinin artırılmasına ve olumlu sonuçlar veren iş stratejileri geliştirilmesine’ yaradığını kabul ediliyor.
Massachusetts Teknoloji Enstitüsü (MIT) ve Harvard Üniversitesi tarafından Ekim 2013’te yapılan araştırma ise insanların yüzleri ve insan içerikli mekanları çok daha iyi akıllarında tuttuklarını gösterdi. Araştırmada, çeşitli makaleler, gazeteler ve devlet raporlarından derlenen birçok kategorideki 5000 bin görsel, sadece bir saniye süreyle deneklere gösterildi. Araştırmacılar daha sonra renk, yoğunluk ve içerik teması gibi ögelere dayanarak deneklerin hangi görselleri daha çok hatırladığını belirledi.
Sonuçlar, birbirleriyle boy yarışı yapan çubuklara ve dilimlenmiş dairelere kıyasla görselliğin tartışmasız etkili olduğunu, insan odaklı karikatür, logo içeriklerin de daha akılda kalıcı etkide bulunduğunu gösterdi.
Bu tür araştırmalar, kullanıcı deneyimini artırmak ve ‘sayısal değerleri’ yukarı çekmek isteyen her firmanın Büyük Veri’yi değerlendirmesinde dikkat etmesi gereken unsurlar olarak beliriyor. Dijital dünyada gezinen milyarlarca insanın onlara aktarmak istediğiniz bilgiyi almak için saatleri olmadığını unutmamak gerekiyor.
Pazarlamacıların en büyük silahı
Dijital dünyada her an üretilen içeriğin giderek artması, insanların bu içeriği tüketebileceği zamanı da giderek azaltıyor. Eylül 2013 verilerine göre Google’da her dakika yapılan arama sayısı 2 milyonun üzerinde. Aynı dakika içinde Instagram’da 3,600 yeni fotoğraf, Facebook’ta ise 684 bin içerik paylaşılıyor.
Büyük Veri’nin uçsuz bucaksız okyanusunda müşterilerin ihtiyaçlarını anlamak için yapılan analizler, veri görselleştirmesi sayesinde deşifre edilerek şirketlerin anlayacağı bir dile çevriliyor. Müşteriler de arzı fazlasıyla geride bırakan içerik karmaşasını bu sayede anlama şansı buluyor.
Tüketici dostu olan veri görselleştirme kolayca anlaşılıyor, bir o kadar kolay paylaşılıyor ve karmaşık şemalar ve istatistik yığınlarının kafa karıştıran renksiz görüntüsünü hızla ortadan kaldırıyor.
Şirketler örnekleri gözden geçirmeli
Veri görselleştirme istatistikleri dikkat çekici sunmak için birçok farklı görünüme girebiliyor. En sık gördüğümüz örnekler, Dünya üzerinde belli bölgelere ait istatistikle sunan haritalar oluyor. İnternette sunulan sayısız araç sayesinde, firmalar geleneksel görünümlü veya daha modern veri görselleştirme sunumları hazırlayabiliyor. Tabii bu konuda uzmanlarınız yoksa, dijital ajanslara başvurmak kısa yol.
Birkaç örneğe kısaca bakalım:
Zingchart: JavaScript tabanlı şema kütüphanesi, zengin uygulama programlama arayüzleri (API) sayesinde interaktif Flash veya HTML5 tabloları hazırlamanıza da izin veriyor. Uygulamada yararlanabileceğiniz 100’den fazla tema bulunuyor.
Timeline: Zaman çizelgesi şeklinde veri görselleştirme aracı sunan Timeline, birçok bilgiyi kronolojik olarak sıralayabileceğiniz interaktif bir görsel oluşturuyor. Zaman çizelgesine yerleştirdiğiniz tüm bilgilere detay ekleyebiliyor, birçok bilgiyi tek bir şemada toplayabiliyorsunuz.
ModestMaps: Web tasarımcıları için basit bir harita aracı olan ModestMaps, sayfanızda birbirleriyle entegre ve interaktif haritalar oluşturmanızı sağlıyor. API desteğiyle tasarımcılara kendilerine özgü içerikler oluşturmalarına izin veren uygulama, plugin (eklenti) desteğiyle tema seçeneklerinin artırılmasını sağlıyor.
WolframAlpha: Dünyanın bir numaralı dijital matematik platformu, veri karmaşasını grafiklere dökmek için de araçlara sahip. Eğer kamunun erişimine açık veri sunmak istiyorsanız, sayfanızda kullanabilmenz için istatistikleri görsele sokabileceğiniz araçlar mevcut.
FusionCharts: FusionCharts Suite XT, 90’dan fazla şema seçeneği, 965 veri haritası, istatistik panosu ve sunum araçları içeriyor. Geniş bir JavaScript API uyumluluğu olan program, AJAX uygulamaları ve JavaScript iskeletiyle çalışıyor. Oluşturduğunuz şemalar, haritalar ve panolar interaktif olabildiği gibi tüm mobil cihazlar ve işletim sistemlerinde çalışıyor.
