Büyük Piramit’te iki yeni oda keşfi ne kadar doğru?

Bilimsel ve teknolojik gelişmelerin sorgulanmadan sansasyonel başlıklarla internete düşmesi hastalığı, maalesef ülkemizin yanı sıra Batı medyasındaki birçok web sayfasında da benimsenen bir ‘gazetecilik prensibi’ haline geldi.

Bilgi dezenformasyonu patlamasına neden olan bu yaklaşım, asıl işi bilim ve teknoloji gelişmelerini duyurmak olan web sayfalarının bilinçli bir şekilde her gün okuyucularını aldatmasına ve yanlış bilgi yaymalarına neden oluyor. Sonuç olarak, bilimsel ve teknolojik gelişmeler günlük selfie’ler gibi sosyal medyada anlık ilgi uyandıran ve sonra yok olan anlamsız içeriklere dönüşüyor.

Daha da kötüsü, bilim ve teknolojiye ilgi gösteren ve bilgi edinmek isteyen kitleler yanlış, eksik kurbanı oluyor. Kafamızda yüzde 100 bilimsel yanlışlara dayanan gerçeklikler inşa ediyoruz.

Bu konu çok uzun tartışmalara gebe olsa da, ardı arkası kesilmeden devam ediyor. Yakın geçmişteki bir örnek, ilk olarak Batı medyasında duyurulan ‘Büyük Mercan Resifi‘ öldü haberiydi. Kıyamet tellallığı yapan haberlerin ardından sunulan bilgiler, Büyük Mercan Resifi’nin ölmekten çok uzak olduğunu gösterdi.

Bu kafa yapısının yabancı ve yerel basında hedef aldığı en son haber, Büyük Piramit’te yapılan keşif oldu. Olay nedir ve detayları neler sunuyor, bakalım.

Büyük Piramit’te ne keşfedildi?

Nam-ı diğer Keops Piramidi’ne yönelik araştırma, temelleri geçtiğimiz yıl atılan Scan Pyramids Project tarafından başlatıldı. Ekip, Büyük Piramit’in halen birçok bilinmeyen sakladığına emin olarak bu gizemleri mümkün olan en son teknoloji ile araştıracaklarını duyurmuştu. Scan Pyramids ekibi, geçtiğimiz yıl yaptıkları açıklamada Giza Piramidi’nin içinde farklı sıcak noktalar olduğunu öne sürerek bu bulguların gizli odalara işaret ettiğini savunmuştu.

Uluslararası bir araştırma ekibini temsil eden Scan Pyramids, geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamada ‘Keop Piramidi içinde iki boşluk veya çukur’ tespit edildiğini öne sürdü. Kesinleşmemiş olan tespit, Mısır Antika Bakanlığı tarafından şüpheyle karşılandı. Ancak bazı haber sitelerinde ‘piramidin içinde odalar keşfedildiği’ çoktan duyurulmuştu.

Ne bulundu?

Mısır’daki halen en büyük yapıyı temsil eden Keops Piramidi, Giza Piramitleri’nin en büyüğü. Firavun Keops (nam-diğer Khufu) tarafından 4,500 yıl önce inşa ettirilen Keops Piramidi, tamamlandığında 146 metre yüksekliğindeydi. Rüzgar erozyonu nedeniyle bugün 138 metre yüksekliğe erişen Keops, İngiltere’deki Lincoln Katedrali’nin inşa edildiği 14.yy’a kadar dünyanın en yüksek yapısı olarak kaldı.

Scan Pyramids, 15 Ekim’de yapılan açıklamada Büyük Piramit’in kuzey yüzünde ve kuzeydoğu köşesinde iki boşluk keşfedildiğini duyurdu. Piramidin kuzey yüzüne bakan boşluk, ters çevrilmiş V şeklindeki dört yapı taşının (chevron tasarımı deniyor) yer aldığı noktada bulundu. Chevron tasarımı, yüzyıllar içinde yüzey taşlarının eksilmesiyle gün yüzüne çıktı. Kuzeydoğu köşesindeki boşluk ise yerin 105 metre altında tespit edildi.

Bilim insanları boşlukları tespit etmek için muon ölçümü yaptı. Atomaltı parçacık, Dünya’ya yağan kozmik ışınların temel bileşeni olarak biliniyor. Scan Pyramids’in verdiği bilgiye göre, ‘muon parçacıkları Dünya’ya ışık hızına yakın bir hızla ve dakikada 10,000 metrekare yoğunlukta’ düşüyor.

Muonlar, Evren’de oluşan kozmik ışınlar ile atmosferin üst kısımlarındaki atomların etkileşimleri ile ortaya çıkıyorlar. Muonlar, kayalar tarafından emilip hapsedilmeden önce yüzlerce metre derinliğe inebiliyor.

Scan Pyramids, muonların boşluk veya çukur olan alanları kolayca aşabildiğini ancak daha yoğun materyale çarptığı zaman emildiğini veya yansıtıldıklarını belirtti. Son derece hassas ölçüm cihazları ile yapılan taramalar ile muon değişiminin Keops Piramidi içindeki gizli bölmeleri ortaya çıkarabileceği düşünülüyor.

#ScanPyramids After one year of hard work our 2 first significant findings at Khufu thanks to muography. Full report https://t.co/RcUblwvyC6 pic.twitter.com/1Wukxg72W5

— Mehdi Tayoubi (@MehdiTayoubi) October 15, 2016

Ne olabilir?

Mısır Antika Bakanlığı tarafından Scan Pyramids çalışmasını gözden geçirmek için görevlendirilen bilim insanları, bulgulara oldukça şüpheli bakıyor. Ekibin başında eski Antika Bakanı ahi Hawass ve Giza’da 30 yıldır araştırmalar yapan Mark ehner yer alıyor.

Hawass, aşırı korumacı yaklaşımıyla Giza Piramitler’nin daha fazla kasılmasına yönelik çalışmalara fazlasıyla karşı çıkan ve geleneksel verileri savunan bir isim. Yeni yöntemlere dayanan araştırmalara pek sıcak bakmadığı bilinse de, Scan Pyramids’in daha çok veri toplaması gerektiğini düşünüyor.

Livescince’a açıklama yapan Hawass, tespit edilen boşlukların piramit içinde kullanılan farklı taşlardan kaynaklanıyor olabileceğini belirtti. Hawass, “Piramidin çekirdeği birçok yerde boşluklara işaret edebilecek iri ve küçük taşlarla dolu. Araştırma ekibi taşların boyutları ve fonksiyonlarını anlamak için birçok araştırma yapmalı” ifadesini kullandı.

Benzer keşifler geçmişte de yapıldı

Elde edilen bulgular Scan Pyramids ekibinin bir keşifte bulunmadığı anlamına gelmiyor. Ancak henüz kesinleşmeden Keops Piramidi içinde gizli bölmelerin ortaya çıkarıldığını söylemem mümkün değil.

Mısırbilimci Nicholas Reeves, geçtiğimiz yıl yaptığı açıklamada ‘Kral Tutankamon’un odasında gizli bir bölme’ bulunduğunu belirtmişti. Reeves, Kraliçe Nefertiti’nin kayıp mezarının bulunduğuna dair neredeyse emin olsa da, daha sonradan yapılan taramalar sonuçsuz kalmıştı.

Mısır Antika Bakanlığı, uluslararası camiadan yükselen şüpheler öncesinde Nefertiti’nin mezarının bulunmuş olabileceğini savunmuş ancak sonuç elde edilemeyince Turizm Bakanlığı ile geri adım atmıştı.

Keops Piramidi dışında Giza Piramitleri’nde ve Nil boyunca uzanan antik Mısır yapılarında birçok bilinmeyen olduğu şüphesiz. Ancak en son teknoloji kullanılsa bile tek bir yönteme bağlı bulguların kesin bir söz söylemesi çok zor.

Scan Pyramids’in araştırmaları ilerledikçe Keops Piramidi içinde neler saklı olduğunu anlayabiliriz. Bu aşamada araştırma ekiplerinin işbirliği içinde hareket etmesi büyük önem taşıyor.