Gerçekten Dünya’nın sonunu tükettik mi?
Gezegenimizin her geçen gün giderek ısındığı hakkında hiç birimizin artık şüphesi yok, ancak uzun vadede işler düşündüğümüzden çok daha kötü olabilir. Bilim insanları neredeyse 7.36 °C’lik bir sıcaklık artışının önüne geçmenin artık imkansız olduğundan bahsediyorlar şu günlerde.
Bu rakam 2014 yılında Uluslararası İklim Değişikliği Paneli’nde tahmin edilen 4.8 °C’lik artışın çok çok üzerinde. İşin daha da kötü tarafı ise dünyamızın sera gazına karşı ne kadar hassas olduğunu küçümsüyor oluşumuz.
Amerikalı ve Alman bilim insanları, 2100 yılındaki sıcaklık ortalamasını tahmin edebilmek için son 784,000 yılık sıcaklık ortalamasının analizini yaptılar.
Sonuçlara göre, atmosferde yükselen CO2 yoğunluğu neticesinde sıcaklık tahmin edilenden daha hızlı bir şekilde artacak.
“Ortaya çıkan sonuçlar Dünya’nın atmosferik CO2 değişikliğine hassasiyetinin küresel ısınma ile doğru orantılı olarak arttığını göstermiştir” diyor Tobias Fredirich, Manoa’daki Hawaii Üniversitesinde baş araştırmacı.
“Şu anda gezegenimizi, sıcak periyotta (warm phase), – buzullar arası devir – insanoğlundan kaynaklanan bu yükselen iklim hassasiyeti göz önünde bulundurularak bir gelecek projeksiyonu yapılmasıdır.
Bir sonraki buz devrine mi yaklaşıyoruz?
Atmosferdeki CO2’in artmasıyla daha fazla ısındığımız bir gerçek, ama asıl soru acaba ne kadar ısınıyoruz?
İklim değişikliği modelleri, CO2 seviyesi ve tutulan ısı miktarı arasındaki korelasyona göre bir çözümleme yaparlar. Fredirich ve arkadaşları bunun yerine iklim geçmişimize bakmayı tercih ettiler.
Yukarıdaki tabloya göre, Dünya’nın iklimi binlerce yıldır değişmekte. Bilim insanları deniz tortularının çekirdeklerine, buz çekirdeklerine ve Milankovitvch döngüsü olarak bilinen gezegensel harekete bakarak, güneş ışınlarının dünyanın yörüngesin ve eğrilenme etkisinin nasıl değiştiğini araştırdılar.
Son 8 buz çağı çevrimindeki (yaklaşık 800,000 yıl) buzun çekirdeklerinden çıkan hava kabarcıklarına bakarak sera gazı etkisindeki artış hakkında bir tahminde bulundular.
Bu veriden yola çıkarak bilim insanları şu anda buz devirleri arasında olan ısınma döneminde olduğumuzu söylüyorlar.
Ayrıca bu araştırma kapsamında yapılan hesaplamalara göre, sera gazı salınımı şu anki hızıyla artmaya devam ederse 85 yıl sonra, dünya sıcaklığında sanayileşme öncesi döneme göre 4,78 °C ile 7,36 °C artış olacağı sonucuna varıyorlar.
‘Sera gazı salınımı vakit kaybetmeden azaltılmalı’
Bu sonuçların bizim için anlamı, sera gazı salınımı hızını yavaşlatmamız ve azaltmamızın ne kadar önemli olduğudur.
Penn Eyalet Üniversitesinden İklimbilimci Michael Mann (bu çalışmada yer almamıştır) The Independent’e verdiği demeçte “7,36 °C’lik sıcaklık bir sıcaklık artışı kesinlikle bizim gezegenimiz için oyunun sonu olur” diyor.
Mann “Hokey Sopası” olarak bilinen iklim tablosunu hazırlayan bilim adamı. Bu tablo 20. Yüzyıldaki ani sıcaklık yükselişini gösteriyor.
“Benim ‘oyunun sonu’ derken kast ettiğim şey, bu artış olduğu takdirde (2 °C dereceden fazla bir atış olması durumunda) bunu geri döndürülemez bir noktaya gelmesidir.” diyor Mann
Bu yeni çalışmadaki araştırmacılardan biri olan, Almanya’daki İklim Araştırma Enstitüsü’nden bilim adamı Andrew Ganopolski bilim adamlarının her zaman küresel ısınma hızındaki artış konusunda aynı kanıda olmayabileceklerini söylüyor.
“Bizim sahamızda, yüzde yüz emin olmak mümkün değildir” diyor The Independent’a Ganopolski. “Her zaman kesin olmayan şeyler var ve biz bunları masa başında tartışıyoruz. Biz sonuca yönelik daha fazla veriye sahip oldukça sonuçlar daha da netleşecektir.”
Son olarak Friedrich bu problemin çözümü olarak sera gazı salınımının vakit kaybetmeden azaltılması gerektiğini söylüyor.