Bilim insanları Baltık Denizi’nin derinliklerinde Rönesans zamanından kalan neredeyse hiç bozulmamış bir batık keşfetti.
Kristof Kolomb ve Leonardo da Vinci’nin zamanından kaldığı anlaşılan batığın ismi bulunamadı. Gemilere isim vermenin henüz yaygın olmadığı bir dönemden kalan gemiye İsveç dilinde Okänt Skepp, yani “Bilinmeyen Gemi” adı verildi.
Deniz arkeoloğu Rodrigo Pacheco-Ruiz, geminin sanki dün batmış kadar sağlam olduğunu belirtti. Geminin yelkenleri yerinde durduğu gibi gövdesi de tek parça halinde duruyor. MMT deniz tarama firmasında çalışan Ruiz, geminin güvertesinde mürettebat taşımak için kullanılan teknenin de hasarsız bir şekilde durduğunu belirtti.
Bilinmeyen Gemi’ye ait ilk iz 2009 yılında İsveç Deniz İdaresi tarafından gerçekleştirilen kapsamlı sonar taraması ile elde edildi. 140 metre derinlikte yatan nesnenin ne olduğu, 10 sene sonra kazara ortaya çıkarıldı. MMT firması deniz tabanına döşenecek doğalgaz boru hattı için gözlem yaparken, uzun ve hasarsız gemiyi tespit etti.
The New York Times’a konuşan Pacheco-Ruiz, “İnanılmaz bir manzaraydı… Halen inanılmaz bir sevinç yaşıyoruz” ifadesini kullandı.
Batığı detaylı incelemek için Stril Explorer araştırma gemisinden uzaktan idare edilen araçlar (ROVs) suya indirildi. Batığın fotogrametri taraması yapılaral yüksek çözünürlüklü 3D modeli çıkarıldı.
Bilinmeyen Gemi’nin 16-18 metre boylarında olduğu, yani Kristof Kolomb’un sancak gemisi Santa Maria’dan (19 metre) biraz daha kısa olduğu anlaşıldı.
Geminin yelkenlerinden rıhtım halatlarının çekildiği çıkrığa kadar sağlam kalmış olması, Baltık Denizi’nin az tuzlu ve az oksijen içeren derin sularında yatmasına bağlanıyor.
En eski ve en sağlam Baltık batığı
Bilinmeyen Gemi adlı batık tarihi önemi ile de ön plana çıkmış durumda. Batık, 1564 yılında Birinci Öland Savaşı’nda batan Mars savaş gemisi ve 1628’de batan bir diğer savaş gemisi Vasa’dan daha eski.
The Daily Mail’e açıklama yapan Ruiz, “Rönesans döneminden kalan tek parça halindeki en eski batığı bulduklarını, daha eski kalıntıların sadece odun ve metal parçalarından oluştuğunu” belirtti.
Keşfinin ardından beliren en büyük soru, henüz hiçbir hasar tespit edilmeyen Bilinmeyen Gemi’nin neden battığı. Bu sorunun cevabını bulmak için deniz arkeologları batığa tarama ve numune toplama görevleri düzenleyecek.
