Cuma, Kasım 22, 2024
More

    Venüs’ün gizemli yüzü ortaya çıktı

    Gökbilimciler, radar dalgaları yardımıyla gizemli gezegen Venüs’e ait yeni ve detaylı görüntüler elde etti. Gök cisimlerinin yüzeyinde olup bitenleri anlamak için kullanılan yöntem geçmişte sadece dört defa gerçekleştirilmişti.

    Atmosferini kaplayan yoğun ve zehirli bulut katmanıyla Güneş Sistemi’nde gözlemlenmesi en zor gezegenlerden biri olan Venüs, yerden gönderilen radar dalgaları sayesinde detaylı bir şekilde görüntülendi.

    Güçlü yer radarları, yüzeyindeki sıcaklık 500 dereceye erişen Venüs’ün geçmişte küresel haritalarını da çıkarmayı başarmıştı. Oldukça yoğun bulutlarla kaplı olan Venüs, bu özelliği sayesinde Güneş ışınlarını çok iyi yansıttığı gibi, kendisine gönderilen ışınlardan da bir o kadar iyi saklanıyor. Yansıttığı ışınlarla ortaya çıkan parlaklık, Merkür ile Dünya arasında yer alan gezegenin Güneş batımından sonra gökyüzünde Batı istikametinde bir yıldız gibi belirmesini sağlıyor.

    Her ne kadar altındakileri teleskoplardan gizleyebilse de, Venüs’ün bulutları radar tarafından kolayca geçilebiliyor. 1980’lerde ABD ve Rusya tarafından gerçekleştirilen Pioneer ve Venera görevlerinin ardından, NASA’nın Magellan uzay aracı 1990’lı yıllarda Venüs’ün yüzeyine ait ilk kapsamlı haritayı hazırlamıştı.

    Dünya’daki güçlü radar gözlemevleri ise Venüs’ü görebilmek için ne roket ne de uyduya gerek duymamızı sağlıyor.

    Gerçekleştirilen en son çalışmada, Porto Riko’daki Arecibo Gözlemevi’nden Venüs’ün yüzeyine radar dalgaları gönderildi. Sülfürik asit bulutlarını geçen radar dalgaları, yüzeyden yansıdıktan sonra ABD’nin West Virginia eyaletindeki Green Bank Teleskobu tarafından toplandı. Gezegenlerin atmosferi değil ancak yüzeyinde ne olup bittiğini anlamaya yarayan benzer gözlemler, geçmişte 1988, 1999, 2001 ve 2012’de olmak üzere dört kez gerçekleştirilmişti.

    Venüs'ün en yüksek dağlık alanı Maxwell Montes, 2012'de gerçekleştirilen radar gözlemleriyle böyle görüntülendi. [National Air and Space Museum]
    Venüs’ün en yüksek dağlık alanı Maxwell Montes, 2012’de gerçekleştirilen radar gözlemleriyle böyle görüntülendi. [National Air and Space Museum]
    Araştırmada yer alan Smithsonian Ulusal Hava ve Uzay Müzesi’nden Bruce Campbell, “Radar görüntüleri kullanarak yüzeydeki değişimleri anlamaya çalışmak çok zahmetli bir iş ancak sonuç veriyor” ifadesini kullandı. Campbell, ‘geçmişteki gözlemlerden elde edilen fotoğraflarla bir araya getirerek Venüs’ün altında ne olup bittiğine dair birçok bilgi elde edeceklerini’ belirtti.
    [quote_box_right]Venüs, Güneş Sistemi’ndeki en sıcak gezegen olmasının yanı sıra, eksen hareketi de ters yöne olan tek gezegen. [/quote_box_right]

    Icarus dergisinde yayımlanacak olan araştırmanın ön sonuçları, Venüs’ün jeolojik olarak sanıldığından daha genç görünen bir yüzeye sahip  olduğuna işaret etti. Yanardağlarının yanı sıra katmanlı ve kıvrımlı araziyle kaplı olan gezegendeki tektonik faaliyetlerin ise çok az olduğu düşünülüyor.

    Avrupa Uzay Ajansı’na (ESA) bağlı Venus Express, milyonlarca yıl önce faaliyette olanların yanı sıra Venüs’ün yüzeyinde halen aktif volkanlar olabileceğine dair bulgular elde etmişti.

    Venüs’ün yörüngesine Nisan 2006’da ulaşan uzay aracı, yüzeyindeki sıcaklık 464 dereceye ulaşan Venüs’te ilginç keşiflerde bulunmuştu. Ekim 2012’de yapılan açıklamada, Venüs’ün atmosferinde soğuk bir hava katmanı bulunduğu ve yerden 125 kilometre yükseklikte sıcaklığın -175 dereceye kadar düşebildiği ortaya çıkmıştı. Venus Express, Haziran 2013’te ise atmosferdeki fırtınaların hızında ani bir artış tespit etmişti.

    Buradan yola çıkarak Venüs için ‘sıcak ve soğuk cehennem’ tabirini kullanmak uygun olabilir.

    Yolculuk ne zaman?

    Yüzeyinde koloni kurulamayacak olması, Venüs’e bir gün keşif robotları hatta insan gönderilmeyeceği anlamına gelmiyor. En azından NASA’nın Dünya’nın komşularını keşfetme arzusu, bir gün Venüs’ün ziyaret edilmesi hayalini de içeriyor.

    ABD Kongresi’nde Mart 2014’te onay alan proje kapsamında, Venüs ve Mars’ı kapsayan bir yolculuk planı yapılıyor. Plan, 600 gün sürecek yolculuk süresince iki astronotun ilk olarak Venüs, ardından Mars atmosferine uğrayarak inanılmaz gözlemler yaptıktan sonra Dünya’ya dönmesini kapsıyor. Amaç, Nisan 2022’de Venüs’e, Ekim 2022’de ise Mars’a uğramak.

    Görevin, ilk olarak 2018’de kullanılması planlanan derin uzay ‘ikilisi’ Orion ve Space Launch System (SLS) ile gerçekleştirilmesi düşünülüyor.

    İnsanlı keşfin yanı sıra, Venüs’e keşif aracı gönderilmesi planı da mevcut. NASA, Yüksek İrtifa Venüs İşlevsel Konsepti (HAVOC) adı verilen projede, Venüs’ü yerden 50 kilometre yükseklikte gezinecek ‘hava balonu kolonisiyle’ izlemeyi amaçlıyor.

    Venüs’ün yüzeyinden elde edilen ilk fotoğraf, 20 Ekim 1975’te Venera-9 tarafından çekilmişti. 180 derecelik panorama daha sonra bilgisayarla tamamlandı. Venera-9 yörüngede 200 gün, yüzeye inen keşif aracı ise 54 dakika görev yapabildi.

    [NASA]
    [NASA]
    İkinci panorama ise 1 Mart 1982’de gezegene iniş yapan ve 127 dakika aktif kalabilen Venera-13 tarafından elde edildi.

    [NASA]
    [NASA]
    Venera 15-16 ikiz uzay araçları ise yüzeye inmeyi başaramadı ancak detaylı fotoğraflar elde ettiler.

    EN COK OKUNANLAR

    İlgili Makaleler