Halen birçoğumuz uzay turisti veya astronot olarak atmosfer dışına çıkma sanşına sahip olamasak da, en azından düşüncesel olarak artık atmosferin dışındayız. Milyonlarca insan bir gün Ay veya Mars’ta yaşamayı hayal ediyor ve ötesinde, bilim-kurgunun bize çeşitli versiyonlarını aktardığı Dünya dışı yaşamı bulmak istiyor.
1974’te gönderilen Arecibo mesajından bu yana, bilim insanlarının varlığımızı Dünya dışı akıllı varlıklara iletmeye çalıştığı birçok girişim oldu. Farklı istikametlere giden Voyager ve Pioneer uzay araçları üzerindeki altın plaklar karşılarına çıkacak olası medeniyetler için bolca bilgi taşıyordu. En son önemli girişim, geçtiğimiz yıl Polaris’e (Kutup Yıldızı) gönderilen sinyaldi.
Merkezi San-Francisco’da bulunan METI International, Dünya dışı akıllı yaşam barındırdığı düşünülen kozmik adreslere mesaj göndermeyi amaç edinmiş kar amacı gütmeyen bir kuruluş. Luyten yıldızı olarak bilinen GJ 273 adlı kırmızı cüceye Ekim ayında gönderdikleri mesaj, uzaylıların bizi bulmasını ne kadar çok istediğimize dair en son delil.
“Uzaylılara eşitliği vurgulayan mesaj iletilmeli”
GJ 273, yörüngesinde yaşam barındırma olasılığı bulunan iki gezegen bulunduruyor. Eğer şansımız varsa, METI tarafından gönderilen mesaj yaklaşık 12 yıl sonra birileri tarafından tespit edilebilir. METI başkanı Douglas Vakoch, amaçlarının Dünya dışı varlıkların dikkatini çekmenin yanı sıra geleceğin temellerinden biri olacak iletişimi kurmak olduğunu belirtti.
Vakoch’a göre gönderilen mesaj en az 100, 1.000 hatta 1 milyon kez tekrarlanması gereken bir işlemin prototipini temsil ediyor. 25 yıl sonra birileri Luyten yıldızından gelmesi muhtemel cevabı kontrol etmeyi hatırlarsa, insanlık için büyük bir dönüm noktası yaşanabilir.
Uzaylılar iletişim için bir yıldız mı kullanıyor?
Ne kadar doğru?
Anlaşılacağı üzere bilim insanları ve kuruluşlar uzaylılara mesaj göndermek istedikleri zaman insanlığın geri kalanına danışma gereği duymuyor. Bu noktada, uzaylılardan gelebilecek sinyalleri yakalamaya çalışan projelerin aksine, Dünya dışı varlıklara mesaj göndermek biraz daha kuşkulu geliyor.
Vakoch, Porto Riko’daki Arecibo Gözlemevi ile Dünya dışı medeniyetlerden gelecek sinyalleri tespit etmeye çalışan SETI tarafından kuşkuyla karşılandıklarını söyledi. Ayrıca, “uzaylıların muhtemelen bizi yok edeceğini ancak yine de sinyal gönderilmesi gerektiğini” söyleyen Stephen Hawking gibi önde gelen düşünürler, insanlığı sırtından bıçaklayan sonuçlarla karşılaşabileceğimiz uyarısını yapmıştı.
Vakoch, tüm şüphelere rağmen Luten yıldızına mesaj göndermenin bir uzaylı istilasına yol açmayacağını düşünüyor: “Luyten yıldızının etrafında yaşayan bir medeniyetin Dünya’ya kadar gelerek bizi tehdit edecek kapasitesi olduğunu düşünmek çok zor. Ürettiğimiz sinyalleri (TV ve radyo sinyalleri) tespit edebileceklerini sanmıyorum.”
Ya tam tersi geçerli ise ve FTL (ışık hızından hızlı yolculuk) ile gelip Dünya’yı işgal ederlerse ne yapacağız?
Uzaylılarla neden halen karşılaşmadığımızı açıklayan 12 mantıklı sebep
Mesaj nasıl yollandı?
“Sonar Calling GJ 237b” adını taşıyan proje, METI International, Katalonya Uzay Çalışmaları Enstitüsü ve Sonar adlı müzik festivalinin işbirliği ile gerçekleştirildi. Ekip üyeleri bilimsel ve matematiksel kodlar içeren mesaja 33 tane de Sonar müzisyenleri tarafından hazırlanan kısa beste yerleştirdi. Mesaj, Norveç’in Tromsø kentinde yer alan 32 metrelik EISCAT radyo anteni tarafından 12.36 ışık yılı öteye iletildi.
GJ 273 yıldızının seçilmesinin sebebi, Dünya’ya yakınlığı ve yörüngesindeki iki gezegenden birinin yaşam olasılığı barındırma ihtimali bulunan bir süper-Dünya olması. Gezegenimizden üç kat daha büyük olan GJ 273b’de sinyali almaya yetecek teknoloji varsa, 25 yıl sonra bir cevap alabiliriz.
Benzer ilk mesaj olan Arecibo, Frank Drake ve Carl Sagan’ın başını çektiği bir ekip tarafından hazırlanmış ve 43 yıl önce 25,000 ışık yılı ötedeki M13 galaksi kümesine gönderilmişti.
METI International’ın bir sonraki amacı, Nisan 2018’de farklı radyo frekansları kullanarak GJ 273b’ye ‘genişletilmiş bir kılavuz’ göndermek. Kısaca, EISCAT kozmik bir müzik aleti olarak kullanılacak diyebiliriz.
