Apple, iMac’lerini 5K’ya güncelleyeli yaklaşık 1,5 sene oldu. Aslında o döneme kadar iMac’lerin asıl kitlesi olan fotoğrafçılar, yayıncılar ve tasarımcılar açısından oldukça kısır bir dönem geçirdi ve üstelik birçoğu Windows destekli iş istasyonlarını tercih etmeye başlamıştı. Buna karşın Apple’ın başta iPad Pro ürünleri ve 5K’ya güncellenmiş 27″ iMac’ler geldi ve ardından gelen Siri destekleri, kitlesi olan kurumsal müşterilerin dikkatini yeterince çekti. CES 2017’de ve 2016 son çeyreğinde All-in One bilgisayarların ve iş istasyonlarının seyirleri değişti. Artık masaüstü All-in One’ların kabiliyetleri kadar beraberinde yer alan I/O teknolojileri çok daha önemli hale geldi. Surface Studio ve Dell Canvas 27’deki AIO ve Totem Tool teknolojileri 2017 içerisinde tanıtılması beklenen iMac’lerde benzerleri bulunacak.
Dell Totem ve Microsoft AIO gibi araçlalar yeni nesil iMac’lerde nasıl kullanılacak?
Dell Canvas’ın I/O teknolojisi olan Totem, Microsoft’un Surface Studio çözümündeki AIO aracı, modelleme, mimarlık ve diğer tasarım programları için çalışma süreçlerini daha da hızlandırmakla birlikte mouse ve klavye kullanımındaki insan kaynaklı oluşabilen hataları da çözebiliyor. Beklentilere göre Apple’ın tanıtacağı yeni nesil iMac’lerinde de AIO ve Totem ürünlerine benzer teknolojiler bulunacak. Ayrıca bu yeni nesil iMac’ler de Dell ve Microsoft örneklerinde olduğu gibi masaüstü monitör ve tablet moduna dönüşecek. Elbette beklentiler doğrultusunda. Bu teknolojilerin yanısıra, yeni nesil iMac’lerin barındıracağı diğer I/O’lar da belli olmaya başladı.
Siri, sadece bir kişisel asistan değil, artık güvenlikten sorumlu
Apple, mobildeki Siri yazılımını artık masaüstünde de çalıştırmaya başladı. nacOS’in güncel versiyonunda Siri MacBook varyasyonlarında ve iMac’lerde kullanılıyor, bununla birlikte Night Shift gibi görüntüleme opsiyonları da artık masaüstü bilgisayarlarında ve laptoplarda kullanılmaya başlandı. Güncel bilgilere göre iOS’ta çalışan Touch ID farklı seçeneklerle iMac’lerde çalışacak. Touch ID, iMac’lerin klavyesinde yer alabilecek bir arayüzünde yer almasıyla birlikte Siri’nin de, iMac’i aktifleştirmek için ses aygıtı olarak kullanılabileceği ortaya çıkmaya başladı. Öncelikle bununla ilgili somut verileri Haziran ayında yapılması beklenen WWDC fuarını beklemek gerekiyor.
Apple Pencil, özellikle Trackpad ile uyumlu çalışacak
Apple Pencil, pil verimliliği açısından tepki çekse de, Apple’ın eski profesyonel tabanını tekrar yakalamasına neden oldu. Aslında Apple Pencil gibi bir teknolojinin iMac’lerde muhtemelen kullanılacak olması, geçtiğimiz yılki iPad Pro lansmanında dillendirilmeye başlanmıştı. “Sadece iPad Pro ile sınırlı kalmayacak”
İster ‘taklitçilik’ deyin, ister ‘alıntı yapmak’ deyin veya eleştirilsin, üreticiler her sene, bilgisayar teknolojilerine yeni prensipler ekliyorlar ve bu prensipleri takip etmemeleri durumunda ise müşterileri memnuniyetsizliği ortaya çıkıyor. Bunu, Apple’ın 2009’dan, 2015’e kadar mobil ağırlıklı teknolojiler duyurduğu zamanlarda gördük. Apple’ın mobil kitlesi durumdan her ne kadar memnun görünse de, profesyonel alandaki kitlelerin kullandığı iMac’lerin yeni serilerinin bir şekilde güncellenmemesi bu kitlenin farklı teknolojilere geçmesine neden oldu. Bu yılki temel prensipler artık, sadece bilgisayar olarak çalışmasının yanı sıra bir ‘çalışma alanı’ olarak çalışmasından geçiyor. Büyük bir ihtimalle, yeni nesil iMac’ler de bu sene tanıtılan Surface Studio ve Dell Canvas gibi formdan forma bürünebilen bir bilgisayar olacak.
