Uluslararası bir araştırma ekibi tarafından yapılan gözlem, ilk kez 1756 yılında kataloglara geçen π1 Gruis (nam-ı diğer Pi1 Gruis) yıldızının en net görüntüsünü ortaya çıkardı. Yıldızın alışılmışın dışındaki adı, yüzyıllar öncesinden kalma “Bayer tanımlaması” ile belirlenmiş. Bu sisteme göre yıldızın katalog ismi bir Yunan harfi ile başlıyor ve bulunduğu takımyıldızın Latince adı ekleniyor. Kullanılan sembol ise bir çift yıldız sistemi olduğuna işaret ediyor. Yani π1 Gruis’in π2 Gruis adında bir komşusu bulunuyor.
π1 Gruis, hızla ömrünün sonuna yaklaşan bir yıldız. Süpernova patlamasına hazırlanan yıldız şu an Güneş’in 350 katına ulaşmış durumda. Kısaca, bugünkü hali Güneş’in yaklaşık 5 milyar yıl sonra geleceği noktayı temsil ediyor. Astronomlar, π1 Gruis’in görüntüsünü inceleyerek yıldızların evrimini ve ölümlerini çok daha iyi anlamayı umuyor. π1 Gruis’in görüntüsü, genel olarak bir daireyi gözler önüne sererken, birçok bölgesinde bozulmalar olduğu fark ediliyor.
Yıldızların fotoğraf albümü genişliyor
Gökbilimciler geçtiğimiz yıl Betelgeuse ve Antares yıldızlarına ait en detaylı görüntüleri elde etmeyi başarmıştı. π1 Gruis görüntüsü ise ölmekte olan bir yıldıza ait en başarılı kare olarak kabul ediliyor. Sebebi, Nature dergisinde yayımlanan araştırmada belirtildiği gibi ölmekte olan dev bir yıldızın yüzeyindeki bozulmaları göstermesi. Ayrıca, yıldızın yüzeyindeki ısı değişimleri fark edilebiliyor. Beyaz alanlar en sıcak, kırmızı alanlar ise daha soğuk noktaları temsil ediyor.
Araştırmada yer alan Georgia State Üniversitesi’nden Fabien Baron, “İlk kez dev bir yıldızı bu denli detaylı görüntülediklerini” söyledi. Detayların kullanılan teleskopların gücüyle sınırlı kalması, yakın gelecekte daha net görüntüler elde edileceği anlamına geliyor.
Gökbilimciler, Şili’de yer alan teleskopların sinyallerini birleştirmek için interferometre kullandı. Ardından yıldızın yüzeyine ait detayları ortaya çıkarmak için özel yazılım ve algoritmalar kullanıldı ve veriler yerlerine yerleştirildi.
Kırmızı süper dev Antares’in en net görüntüsü elde edildi
Mevcut yıldız modellerinin başarısı doğrulandı
π1 Gruis görüntüsünde gözlemlenen temel etken konveksiyon (ısı yayım). Çok yoğun miktardaki moleküllerin hareketiyle yaşanan ısı transferi, sonuç olarak güneş fırtınaları, enerji değişimleri ve ritmik sinyal yayılımları (pulse) oluşturuyor. Bu fiziksel sürecin en çok gözlemlendiği noktalar konvektif hücreleri olarak adlandırılıyor.
Güneş’te bazıları 2,000 km genişliğinde yaklaşık 2 milyon konvektif hücresi yer alıyor. Ölmekte olan dev yıldızların ise yüzeylerinde sadece birkaç tane büyük konvektif hücre olması bekleniyor. Sebebi, boyutlarına kıyasla düşük yoğunluğa sahip olmaları. Ayrıca, kullanım süresi dolmakta olan süper dev yıldızların yüzeyleri etraflarındaki toz bulutları nedeniyle çok net görülemiyor.
Bu aşamada π1 Gruis astronomlar için önemli bir istisna oluşturuyor. Çünkü bir tanesi yüzeyinin %27’sini temsil eden dev konvektif hücrelere sahip. Bu durum, π1 Gruis tipi yıldızlar hakkında geçmişte hazırlanan modeller ile uyuşuyor.
Baron ve meslektaşlarının bir sonraki hedefi, konvektif hücrelerin hareketlerini yakalamak. Böylece yıldız yüzeyinde nasıl hareket ettikleri ve değişim gösterdiklerini anlayabilecekler. Zamanla gelişecek dev yıldız modelleri ve artan gözlemler sayesinde, Güneş’in geleceğini de çok daha iyi tahmin edebileceğiz.