Bilim insanları 30 milyon yıl öncesinden kalan kehribar kalıntılarını incelediklerinde Senozoik Çağı’ndan kalma “yosun domuzu” adını verdikleri canlıyı keşfetti.
Antik dönemlerden günümüze birçok canlının fosil halinde ulaşmasını sağlayan kehribar, en son olarak “yosun domuzu” adı verilen canlıların keşfedilmesini sağladı. Görünüş bakımından “su ayıları” olarak bilinen tardigrat’lara benzerlik gösteren yosun domuzu, nesli tükenmiş bir canlıyı temsil ediyor.
Sialomorpha dominicana ismiyle kataloglara geçen mikro omurgasız canlı, Dominik Cumhuriyeti’ndeki kehribar kalıntısı içinde bulundu. Oregon Üniversitesi’nden paleobiyolog George Poinar ve East Tenessee State Üniversitesi’nden zoolog Diane Nelson tarafından keşfedilen canlıya ait araştırma, Invertebrate Biology dergisinde yayınlandı.
Poinar ve Nelson, mikro anlının heybetli ve domuz benzeri görünümü ile ağırlıklı olarak mantar tüketmesinden yola çıkarak “yosun domuzu” adını seçti. 83 yaşındaki Poinar, aslına bakılırsa kehribar içindeki fosilleri incelemek konusunda bilinen en deneyimli isimlerden biri. Hatta kendisi, 1982’de yayınladığı araştırma makalesi ile bilim-kurgu yönetmeni Michael Crichton’a Jurassic Park’ın fikrini veren isim (kehribar içindeki böcek fosillerinden dinozor DNA’larını çıkarıp onları hayata döndürmek).
Kehribar fosilleri üzerinde sayısız araştırma yapan Poinar bugüne dek fosilleşmiş sineklerden arılara, yarasalardan antik çiçeklere kadar birçok organik kalıntıyı inceledi. En son başarısı, Nelson ile birlikte uzunluğu sadece 100 mikrometre olan yosun domuzunu keşfetmek oldu.
Tardigrat’ların uzaktan akrabası olabilir mi?
Poinar, Gizmodo’ya yatığı açıklamada “yosun domuzlarını incelemenin günler, haftalar, aylar sürdüğünü” belirtti. Poinar, mikro canlının “en küçük tardigrat kadar ufak ve yine tardigratlar gibi sekiz bacağa sahip olduğunu” söyledi. İki canlı arasındaki ilk belirgin fark, yosun domuzlarının çenesi olmasına rağmen pençe bulundurmaması. Tardigrat’lar ise pençenin yanı sıra keskin, delici çene yapısına sahip.
Poinar ve Nelson tarafından incelenen kehribarda yüzlerce yosun domuzu bulunması, ikilinin bu canlıların anatomisi, üreme özellikleri, büyüme süreci, gelişimi ve tükettikleri gıda hakkında bilgi sundu. Oldukça esnek kafa hareketleri yapabildikleri anlaşılan yosun domuzlarının, dış iskeletlerini dökerek büyüdükleri anlaşıldı.
30 milyon yıl öncesinden kalan kehribarda, yosun domuzlarının yanı sıra yalancı akrepler, iplik kurdu, mantar ve çeşitli protozoa (tek hücreli canlı) yer alıyordu. Sıcak ve nemli ortamları tercih eden yosun domuzlarının, genelde mantar ara sıra da diğer küçük omurgasızlar ile beslendiği anlaşıldı.
Tamamen yeni bir canlı
Günümüzde yosun domuzları ile yaşayan veya nesli tükenmiş olarak karşılaştırılabilecek bir canlı bulunmuyor. Bu sebeple araştırmacılar yosun domuzlarını tamamen yeni bir familya, takım ve türe yerleştirdi. Tardigrat ve kurtlar ile belli ortak özellikler bulundurmasına rağmen, yosun domuzlarının farklı bir canlı olduğu ifade edildi. Tespit edilen temel özellikler ise şu şekilde: Pençeleri olmaması, dört çift bacak, anüs ve üreme açıklığı.
Araştırmacılar yosun domuzlarının ne zaman ortaya çıktığını, ne zaman ortadan kalktıklarını ve günümüzde uzak akrabalarının hayatta olup olmadığını bilmiyor. Araştırma, Senozoik dönemindeki aşırı küçük yaşam alanlarında mikro omurgasızların yaşayabildiğini ve mantar ile beslendiklerini gösterdi.
Yosun domuzları hakkında akla gelen en merak uyandırıcı soru ise tardigrat’lar kadar dayanıklı olup olmaları. Gelecekteki deneyler dondurucu sıcak ve soğuklara bana mısın demeyen ve yerçekimsiz ortamda hayatta kalabilen yeni bir mikro süper canlı olduklarını ortaya çıkarabilir. Hele, bir de 30 milyon yıl sonra canlanırlarsa…